7589 Görüntülenme
26/06/2020

AVUKATLIK KANUNUNDA YAPILMASI DÜŞÜNÜLEN DEĞİŞİKLİKLERLE İLGİLİ TBMM ADALET KOMİSYONU BAŞKANLIĞINA YAZILACAK DİLEKÇE ÖRNEĞİ

Dilekçe Örneğini Word ortamında bilgisayarınıza indirmek için aşağıdaki linke tıklayınız

DİLEKÇE ÖRNEĞİ

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ

ADALET KOMİSYONU BAŞKANLIĞI'NA

ANKARA

 

KONU            :           Bazı Siyasi Partilerin Avukatlık Kanunun Bir Kısım Maddelerinde Değişiklik Öngören Kanun Teklifi Hakkında

 

            Bir süredir kamuoyuna yansıdığı üzere Adalet ve Kalkınma Partisi tarafından 1136 sayılı Avukatlık Kanun un Barolar ve seçim sistemlerine yönelik düzenlemelerine ilişkin değişiklik girişimlerini öngören teklifin tamamlandıktan sonra komisyonunuza sunulacağı ifade edilmiştir. [1]

            “ 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun “Barolar” başlıklı 76. maddesinin 1. fıkrasına göre; Barolar; avukatlık mesleğini geliştirmek, meslek mensuplarının birbirleri ve iş sahipleri ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni sağlamak; meslek düzenini, ahlakını, saygınlığını, hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunmak ve korumak, avukatların ortak ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla tüm çalışmaları yürüten, tüzel kişiliği bulunan, çalışmalarını demokratik ilkelere göre sürdüren kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarıdır”.

            Avukatlık Kanunu m.109’a göre;Türkiye Barolar Birliği, bütün baroların katılmasıyla oluşan bir kuruluştur. Birlik, tüzel kişiliğe sahip kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşudur”

            Görüleceği üzere; kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşları olan barolar ve bu baroların iştiraki ile oluşan Türkiye Barolar Birliği, avukatların kurdukları veya kuracakları mesleki dernek ve vakıflardan farklı olup, yargı erkinin ayrılmaz bir parçası olan avukatların ortak mesleki kurallarını geliştirir, korur, denetler ve avukatlık mesleğinin en iyi şekilde yerine getirilmesini sağlar. “[2]

            Pandemi süreci nedeniyle esas gündemimizin ülkemizin ve mesleğimizin içinde bulunduğu ekonomik ve sosyal sorunların çözümü için çaba sarf etmek olduğu ve bu nedenle Avukatlık Kanununda Barolar ve seçim sistemlerine yönelik değişiklik girişimlerini doğru bulmadığımızı ve bu girişimlerin durdurularak, geri çekilmesi gerektiğine yönelik itirazımızı tekrar etmek istiyoruz. Sanılanın aksine, yapılmak istenen değişikliklerin Avukatlar veya Barolardan daha çok vatandaşları ilgilendireceği, adliyelerde hak arayan, hakkındaki bir isnattan dolayı yargılanan insanların savunma ve adalete erişim hakkını kısıtlayacağı hatta ortadan kaldıracağı bilinmelidir.

            Yine sanılanın aksine sorununun seçim sistemlerinden yada baroların yönetimlerinden kaynaklanmamaktadır. Buradaki en temel sorunun Avukatlık mesleğine; hak ettiği ve olması gereken değer ve itibarın verilmemesi, avukatlık mesleği ile ilgili yaşanan birçok sorunun çözüme kavuşturulmadan üzerinin örtülmesi ve hukuk fakültelerindeki eğitime gereken önemin verilmemesinden kaynaklı olduğu bizce aşikardır.

 

 

            Ancak yine de bu sorunlar gözardı edilerek ısrarla bir değişiklik yapmak isteniyorsa ;

  • Bir ilde birden fazla baro kurulması yönündeki teklife her koşul ve şart altında karşı olduğumuzu açıkça ifade etmek isteriz. Bir ilde birden çok baro kurulmasının terör örgütlerine ve onları kullanan emperyal güçlere fayda sağlayacağını, bu örgütlerin sempatizanı olan marjinal yapıların büyük maddi fonlarla kendi barolarını kurabileceklerini, yabancı baro birlikleri ile uluslararası meslek örgütlerinin Türkiye’de yalnızca bu yapıları muhatap alarak, iç ve dış kamuoylarını istedikleri gibi manipüle edebileceğini, farklı siyasi fikirler adı altında gruplaşmaların olabileceğini, bu durumun ikiliğe, kargaşaya ve kaosa neden olacağını, ülkemizdeki ve illerdeki hukuk birliğini yok edebileceğini,
  • Yapılacak bu değişikliklerde gerek baroların ve TBB’nin seçim sistemi ve gerekse avukatların hakları ve yetkileri konusunda “yargı bağımsızlığı” ilkesinin gözardı edilmemesi gerektiği,
  • Kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarından olan Baroların ve TBB nin özerkliğini anlamsız kılacak şekilde Devletin kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının özerkliği ile bağdaştırılamayacak müdahalelerine yol açabilecek düzenlemelerden kaçınılması gerektiği aksi takdirde yasal düzenlemelerin Anayasa m.135’e aykırı olacağını,
  • Yine bu değişiklikler tartışılırken hukukun evrensel ilke ve esasları ile savunma hakkının öneminin de gözardı edilmemesi gerektiğini,
  • Türkiye Barolar Birliği nin ve Barolarla birlikte konunun muhatabı olabilecek bütün paydaşların yer aldığı bir komisyon kurulması ve değişiklik içeren teklifin tüm yönleriyle demokratik, çoğulcu bir anlayışla bu komisyonda tartışıldıktan sonra Meclise sunulmasının daha yerinde olacağını ifade etmek isteriz.

            Yukarıda kısaca arz ve izah ettiğimiz nedenlerle söz konusu teklifin komisyonunuz da tartışıldığı esnada yukarıda ifade ettiğimiz hususların da dikkate alınmasını talep ederiz.26.06.2020

[1] https://www.trthaber.com/haber/gundem/baro-duzenlemesi-teklifi-meclise-sunulmaya-hazirlaniyor-495072.html

[2] Kamu Kurumu Niteliğinde Baro, Ersan ŞEN, https://www.hukukihaber.net/kamu-kurumu-niteliginde-baro-makale,7836.html

Diğer Haberler
BAROMUZ

Osmaniye Barosu, tüzel kişiliğe sahip kamu kuruluşu niteliğinde bir meslek kuruluşudur. Baromuzun kuruluş tarihi 12.03.1997'dir. İlk Kurucu Başkanımız Av.Ünsal KÖKTEN' dir.

Avukat Arama
Baromuza kayıtlı Avukatlarımız:
Osmaniye Barosu
UYUMLU MOBİL CİHAZLAR